Estetiğini yitiren dişler mutluluk hormonunu küstürüyor

Estetik görüntüsünü kaybeden dişler, mutluluk hormonunu mutsuzluk hapishanesinin esiri haline getiriyor. Ömer İstanbul Diş Polikliniği Kurucusu Diş Hekimi Ömer Karaaslan, “Zoraki gülümsemek bile mutluluk hormonunu artırıyor....

Yayınlanma:
Estetiğini yitiren dişler mutluluk hormonunu küstürüyor

Estetik görüntüsünü kaybeden dişler, mutluluk hormonunu mutsuzluk hapishanesinin esiri haline getiriyor. Ömer İstanbul Diş Polikliniği Kurucusu Diş Hekimi Ömer Karaaslan, “Zoraki gülümsemek bile mutluluk hormonunu artırıyor. Dişlerinin aşırı yıpranmasından dolayı gülümsemekten kaçınanlar ruh sağlığını ve beyin fonksiyonlarının gelişimini tehlikeye atıyor” diye uyardı.

Yapılan araştırmalar, gülümseme ile ruh sağlığı ve zihin fonksiyonları arasında yakından bir ilişki olduğunu gösteriyor. Güney Avustralya Üniversitesi’nde gerçekleştirilen araştırmaya göre, sahte bir gülümsemenin bile ruh halini iyileştirici, beyin fonksiyonlarını geliştirici bir etkisi bulunuyor. Gülümsemenin zihin ve ruh sağlığına olumlu etkileri olduğunu belirten Ömer İstanbul Diş Polikliniği Kurucusu Diş Hekimi Ömer Karaaslan,  “Araştırmaya göre, gülümsemeyi sağlayan yüz kaslarının harekete geçirilmesi beyin tarafından mutluluk hormonu (endorfin) salgılanmasına neden oluyor. Zoraki gülümsemeler bile beynin duygu merkezini uyarıyor. Bu aşamada beynin taklit etme yeteneği devreye girerek zihin ve ruh sağlığında iyileştirici bir etki yaratıyor. Aşırı stres, düzensiz beslenme, sigara kullanımı gibi nedenlere bağlı olarak dişlerinin estetik görüntüsünü yitirenler gülümsemekten kaçınıyor. Oysa morfinden 30 kat daha fazla ağrı kesici etkiye sahip olduğu ispatlanan mutluluk hormonu, ruhun ve beynin ana besin kaynakları arasında yer alıyor” dedi.

Zirkonyum ve lamine diş kaplama tedavileriyle özgüven kazanın

Pandemi döneminde yaşanan stres ve kaygıya bağlı olarak toplum arasında diş sıkma olarak bilinen bruksizm rahatsızlığında artış yaşandığına değinen Dt. Ömer Karaaslan, konuya ilişkin şu ifadelerde bulundu: “Diş aşınmalarıyla sonuçlanan bu rahatsızlık dişlerin estetik görüntüsünü yitirmesine neden oluyor. Zamanla dişin minesi aşınarak altındaki sarı tabaka ortaya çıkıyor. Bu durumu yaşayanların çene eklemlerinde hasarlar, mimiklerinde değişimler oluşuyor. Yüzün ağız ve çene bölgesinde erken kırışıklıklar meydana geliyor. Diş tedavisinde gelişen en yeni teknolojiler aşırı aşınma ve diş çürümeleri nedeniyle estetik görüntüsünü kaybeden dişlere sağlık ve estetik kazandırıyor. Zirkonyum ve lamine diş kaplama tedavileriyle son derece doğal ve dayanıklı dişlere kavuşanlar, estetik bir gülüş elde edebiliyor. Yitirdikleri özgüvenlerine yeniden sahip olarak yaşamlarını emin adımlarla sürdürebiliyor.” 

Doğal ve estetik görünüm, uzun ömürlü kullanım

Zirkonyum ve lamine diş kaplama tedavilerinin yıpranmış dişleri yenilemek, doğal ve estetik bir görünüm elde etmek için sıklıkla tercih edildiğini kaydeden  Ömer İstanbul Diş Polikliniği Kurucusu Dt. Ömer Karaaslan, “Bu kapmalar yüksek ışık geçirgenliğine sahip olduğu için son derece doğal bir görüntü yaratıyor. İçerisinde metal bulunmadığı için metale alerjisi olanlara da uygulanabiliyor. Sıcak ve soğuk gıdalara karşı dirençli yapılarıyla kaplamalarda en çok şikâyet edilen sıcak soğuk hassasiyetini ortadan kaldırıyor. Dayanaklıklarıyla da uzun ömürlü kullanım sağlıyor” diye ifade etti.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Keşfet